Büyük bir üzüntü yaşayan Adelli, “Bu bir değil iki değil. Daha önce defalarca ilettik. En sonunda böyle arazimiz yandı. Mahallemizde 2014 yılına kadar bulunan köylünün kendi parasıyla aldığı püskürtmeli tanker olsaydı yine bu yangının zararı bu boyutta olmazdı. Zararımın karşılanmasını bekliyorum” dedi. Olay saat 17.00 sıralarında Ataköy’de ana yol üzeri Su Gediği Mevkinde meydana geldi. Vatandaşların ifadesine göre arazi kenarında bulunan elektrik direğinden düşen kıvılcım düştüğü yerden başlayarak koca bir tarlayı yaktı. Ali Adelli’ye ait 10 dekar arazinin 6 dekarında biçilmeye hazır ekinler tamamen yandı. Yangına müdahale etmek için ayağında terliği ile koşan Adelli, tüm çabasına rağmen yangının büyümesini engelleyemedi. Arazi komşularının su tankerleriyle yardıma koştuğu yangına Aydın Büyükşehir Belediyesi Karacasu İtfaiyesi ve ardından Orman İşletme Şefliği arazözü müdahale etti. BİR SAAT SONRA BİÇİLECEKTİ, KÜLE DÖNDÜ10 gün önce de Osmanlar Durağı Mevkinde 4-5 dekar biçilmiş samanın bulunduğu başkasına ait arazinin yine aynı elektrik direği kaynaklı yandığını hatırlatan Ali Adelli, “Bu bir iki değil. Geçen sene patladı, güzün patladı, değiştirin dedim. Ateş çıkardı. Tarladaydım, bir ateş çıktı, direkt dibine indi. Bu bir iki değil ki. Yerde tutuşur tutuşmaz tarlayı sardı, ekin tarlam yandı. 6 dekarda ekin zararım var. Buna değer biçilir mi. Yazıktır, Allah’ın nimeti. Hortumla koştum önce. Çevreden komşular tankerlerle geldiler ama kurtaramadık. Geçen seneden beri uyarıyoruz. Bu ilk olan bir şey değil. Durakta da olmuştu. Orada da 4-5 dekar yandı. Bakımlar yapıldı diyorlar ama işte her şey ortada. Bir saat sonra biçilecekti. Döver biçerçiyi aradım, 1 saat sonra geleyim dedi. Hiçbir şey kalmadı. 2014 yılına kadar bizim tankerimiz vardı. O gitmemiş olsa burayı kurtarırdık. Kendi tankerlerimizle koştuk ama olmadı. Püskürtmeli tanker olsaydı kurtarırdık” dedi. “8 TONLUK SU TANKERİMİZİ NİYE ALDINIZ”Köy Muhtarı Hüseyin Dibek de 2014 Büyükşehir yasasından sonra ellerinden alınan püskürtmeli su tankeri ve elektrik direklerinin bakımının yeterli yapılmaması sebebiyle isyan etti. Dibek, “Büyükşehir yasası çıkmadan önce muhtarlık döneminden kalan köylü olarak kendi paralarımızla aldığımız 7-8 tonluk yangın tankerimiz, arazözümüz vardı. Büyükşehir yasasından sonra götürüldü. Elimizden alındı. Hurdalığa attılar. Plakası yok diye götürdüler. Köylüye hizmet veremez dediler ama şimdi merkezden buraya itfaiye gelene kadar yangınlar bir şey bırakmıyor. Neyimiz var neyimiz yoksa bu şekilde yanıyor. Karacasu buraya 12 kilometre uzaklıkta. Oradan gelene kadar zaten olan oluyor” dedi. ELEKTRİK DİREKLERİNDE YETERLİ BAKIM YAPILMIYORSözlerini sürdüren Dibek, “Dağıtım şirketinin elektrik iletim direkleri de böyle sürekli sorun çıkartıyor. Arızaları bildirmemize rağmen gerekli zamanda bakımları yapmıyorlar. Köy genelinde böyle sorunlu çok fazla direk var ve sürekli sorunlar yaşanıyor. Bakımsızlıktan dolayı böyle sorunlar oluyor. Fincanları eskimiş olması böyle sorunlar doğuruyor. Gerekli yazışmaları yaptık ama hala çözülmedi” ifadelerini kullandı. Yangında yaklaşık 10 bin TL'lik maddi hasar oluştuğu öğrenildi.