"Belgeleri varsa çıkarsınlar"

Didim Belediyesi ekipleri Akbük Fevzi Paşa Mahallesi'ndeki kıyı şeridinde bulunan iskeleleri imara aykırı kaçak yapı oldukları gerekçesi ile yıktı. İmar barışıyla birlikte yapı kayıt belgeleri almalarına rağmen bu işlemin gerçekleştirildiğini savunan işletme sahipleri ayrıca sorunun çözülmesi için " bağış" isteyen ve belediye başkan yardımcısının eşi olduğunu söyledikleri Tamer Gündoğdu'ya toplamda 200 bin lira para verdiklerini iddia etti. Konuyla ilgili gözlerin çevrildiği Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay, MANŞET Gazetesine konuştu. "ORALAR HAZİNEYE AİT""Belgeleri varsa çıkarsınlar. Evrağını çıkaranın iskelesini 15 gün içerisinde yeniden yapacağım." diyen Atabay, yıkım işlemini kaymakamlığın talebi üzerine kıyı kanuna göre yaptıklarını söyledi. Atabay, "Oraların mülkiyesi mali hazineye, iradesi ve kontrolü kaymakamlıklara ait. Bizim korumamızda değil." dedi. Atabay, izni olan bir işletmeye dokunmadıklarını hatırlatarak söz konusu yerin sahibinin CHP'li olduğu için böyle bir yönteme başvurulmadığı iddialarını ise yalanladı. Atabay, "Belgesi iptal edilirse onunkini de yıkacağız." şeklinde konuştu. "YAPI KAYITLAR İNCELENMİYOR"Yapı kayıt belgelerine yapılan müracaatların incelenmediğini savunan Atabay, "Vatandaşın beyanı esastır deniyor. 31 Aralık 2017'den sonra bunun kontrolleri başladı. Bu görevi bize verdiler. Şüphelendiğimiz ve doğru olmadığını bildiğimiz yerlerin müracaatını yapıyoruz. Belgesi iptal oluyor ya da bu belge geçerlidir diyorlar. Bir defa kıyı kenar çizgisinde ve denizde olan hiçbir yapıda imar barış belgesi geçerli değildir. Onlar muaf olan yerler." ifadesini kullandı. Atabay, kanuna göre yapı kayıt belgesi alanların elektrik bağlatabildiğini ancak söz konusu belgelerin iptali ardından aboneliklerin sonlandırıldığını ekledi. "GÜNDOĞDU'YU TANIMIYORUM"İşletme sahiplerinin sorunun çözümü için 200 bin lira verdiklerini iddia ettikleri ve belediye başkan yardımcısının eşi olduğu söylenen Tamer Gündoğdu'yu ise tanımadığını belirten Atabay, "Belediye başkanlığı yaptığım binada 908 kişi çalışıyor. Ben bunların hepsinin karısını, kocasını, halasını bilemem. Kimsenin akrabalık ilişkileri beni ilgilendirmez." dedi. Atabay, "Bu noktada soru sormayı düşünür müsünüz?" sorusuna ise "Ben emniyet müdürü ya da savcı değilim. Kimseye kalkıp soru soramam. Kime para verdilerse, ellerinde evrak varsa, savcılığa gider suç duyurusunda bulunurlar." cevabını verdi. "HER SEFERİNDE NE ANLATACAĞIM"Atabay, yaşananlar ardından işletme sahiplerinin randevu alamamasıyla ilgili de şunları söyledi: "Muhatapları ben değilim ki. Benim kapım açık. Gelsinler görsünler istediği saatte. Her vatandaş randevu almadan benim odama gelip derdini anlatabilir. Orasının 4. yıkılışı biliyor musun? Her seferinde ben ne anlatacağım ki onlara. Daha evvel biz yıkıyorduk onlar gece yapıyorlardı. Ben burayı yeniden yıkarım, bunu tekrar yapmayacaksınız."

...

Diğer Haberler