'Aydın Basını'nın kaderini değiştirecek projelerimiz var'

'Aydın Basını'nın kaderini değiştirecek projelerimiz var'

A.Ç: Eskişehir doğumlu olduğunuzu biliyorum. Kaç yıldır Aydın'dasınız?C.U: Evet 26 Ağustos 1975 Eskişehir doğumluyum. 1979 yılında önce İzmir'e gelmişiz. 2011 yılına kadar İzmir'de kaldım. 1994 yılının sonlarında gazetecilik mesleğine başladım. İHA’da göreve başladım. Gazetecilik çocukluk hayalimdi zaten. 2011 yılında Aydın'a görevlendirmem çıktı. Büro şefi olarak atandım. 9 yıldır Aydın'dayım. A.Ç: Cem Ulucan, Aydın'lı oldu diyebilir miyiz?C.U: Benim hep bir mantığım vardır. 4 yaşımda Eskişehir'den çıktım. İzmir'de büyüdüm. Ama ikisini de hiç unutmadım. Hep ziyaret ettim. Ama biz doğduğumuz yerin değil, doyduğumuz yerin milliyetçisiyiz. Doğduğumuz yeri unutmayız ama doyduğum yer Aydın. 9 yıldır kendimi Aydınlı’dan farklı görmüyorum. A.Ç: ABGC olarak faaliyetleriniz neler?C.U: Daha önce yarım dönem başkanlık yapmıştım. Aslında başkan yardımcılığı görevi de yapmıştım. O dönemde de sosyal faaliyetler yapılmıştı. İlk yarım dönemlik başkanlık sürecimde de 'Türkiye gazeteciler cemiyeti konfederasyonu' başkanlar kurulu toplantılarında mesleğin sıkıntıları ve çözüm önerileriyle ilgili birçok çalışma yaptık. Ama Aydın genelinde cemiyet olarak çok aktif olamadık. Bunun değişik sebepleri vardı. Cemiyet binamız yoktu. Ekonomik sebepler vardı. Benim kendi özel hayatımla ilgili sıkıntılarım vardı. Ciddi bir süreç yaşamıştım. Tam konsantre olamamıştık. Ama mesela 10 Ocak çalışan gazeteciler gününde tamamen kendi imkanlarımızla gazeteciler için yemek düzenledik. Bu anlamda bir ilk oldu. Protokole ağırlık vermeyip tamamen gazeteci arkadaşlara ve ailelerine ağırlık verdik. Voleybol takımı kurduk, futbol takımımız var. Ama asıl ikinci defa tek aday olarak girip başkan olduktan sonra artık bir hayal kurmaya başladık. Artık cemiyetin yapısının tüm Aydın'ı kucaklayan bir yapıya bürünmesi gerektiğini düşündük. Gazetecilik çok zor bir meslek. Haber yapıp karşılığını alamadığınız oluyor. Çünkü haber satılmıyor. Gazeteciler kendi arasında sürekli bir yarış halinde. Gazeteciler cemiyeti de geliri olan bir yer değil. Dernek statüsünde olduğu için böyle geliri olmayan bir kurum. Biz bu dar imkanlarla bir çok faaliyet gerçekleştirdik ama son dönem yaptığımız en büyük faaliyet başkanlar kurulu toplantısını gerçekleştirdik. Aydın'da 'Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu'nun cemiyet başkanlarının katıldığı toplam 120 cemiyet başkanının katıldığı bir toplantı yaptık. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Konfederasyonunun 19. Toplantısına Aydın'da ev sahipliği yapmış olduk. Türkiye'nin 81 ilinden gelmiş 120 misafiri Aydın'da 3 gün ağırladık. Bunun için Aydın büyükşehir belediyesi bize çok yardımcı oldu. Nazilli belediyesi, Karacasu belediyesi, Kuşadası belediyesi çok yardımcı oldular. Nazilli ticaret borsası ve Nazilli ticaret odasının da çok katkıları oldu. Bugün hala Aydın'da yapılan toplantı diğer cemiyet başkanlarının dilinde. 2 tam sayfa bu toplantıyı görsel olarak hazırladık. Türkiye'deki 550 yerel gazete de yer aldı. Resmi ilan fiyatlarında 1 milyon 170 bin liralık bir döngüsü oldu. 'KADINA ŞİDDETE HAYIR' DİYORUZKadına şiddete karşı dikkat çekmek için bayan gazeteciler futbol takımı kurduk. Daha sonra bunu biraz daha geliştirdik. Bu proje Rus ve İngiliz basınında yer aldı. Sonra ' Ege gazeteciler federasyonu' projeyi Ege'ye yayma kararı aldı. Projeye dönüştü. Malesef pandemiden dolayı dondurulmuş durumda. Bunun yanında pandemi döneminde bin 400 maske ve siperlik dağıttık. 100 adet koruyucu tulum dağıttık. Bu mesleğin sorunlarını çözme konusunda karar mercii biz değiliz. Biz sürekli cemiyet olarak çözüm önerileri sunuyoruz ama bunun yanında biz cemiyet olarak stresli bir iş olan gazeteciliğin stresini azaltabilme açısından sürekli çeşitli aktivite ve faaliyetler düzenliyoruz. Biz eğer gazetecilerin maddi sorunlarını çözemiyorsak biz de ruhsal açıdan onları rahatlatmaya çalışıyoruz. Sporsal, sanatsal, kültürel faaliyetlerimiz devam edecek. 'AYDIN BASININI MADDİ AÇIDAN RAHATLATMAYA ÇALIŞACAĞIZ''Aydın basın tarihi' adlı bir çalışma yapıyoruz. Şu an 350 sayfası tamamlandı. Bu ansiklopedi Eylül ayı gibi tamamlanmış olacak ve sergi açacağız. Artık Aydın'daki gazetecilerin talihinin değişmesi gerek. Aydın basınının kaderini değiştirecek projelerimiz var. Meslektaşlarımız hazır olsunlar. A.Ç: Normal gazete alıp okumakla internetten haber okumak arasındaki fark nedir sizce? C.U: İnternetten haber açıp okumak insanların kolayına geliyor. İnternette haberlerin genelde başlıkları okunuyor. Detayları okunmuyor. Ama gazete öyle değil ki. Gazeteyi elinize alıp 45 - 60 haber okuyabiliyorsunuz. Bulmaca çözebiliyorsunuz. Gazete ortada durdukça döndürüp döndürüp okuyabiliyorsunuz. Bayiye gidip gazete almak insanlara zor geliyor. Bu da gazete satışlarını etkileyen bir unsur. Ama Aydın'daki gazete satış rakamları fena rakamlar değil. 'ARTIK ÖLÜMÜ KABULLENDİM'A.Ç: 2017 Yılında bir kaza sonucunda eşiniz Gülcan hanımı kaybettiniz. O günden sonra hayatınız da neler değişti? C.U: Bazen o günleri hatırlamak istemiyorum. Son bir senedir bu konu da psikolojik destek alıyorum. Kendi kendime iyi olabilirim diye düşünüyordum, ama hep dibe vuruyordum. Artık ölümü kabullendim diyebilirim. Çocukları görmemenin sıkıntılarını yaşıyorum. 3 yıldır çocukları göremiyorum. Emek veriyorsunuz, çaba harcıyorsunuz onlar da size 'baba' diyor ama bir adam geliyor alıp götürüyor çocukları. İkisi de eşimin çocuklarıydı. Bunun travmasını çok yaşadım. Gülcan'ın geri gelmeyeceğini kabullendim. Ama çocukları görememeyi kabullenemedim. Bana baba diyen çocukların bugün hakkımda ne düşündüklerini bilmiyorum. Onlarla karşılaşmak beni korkutuyor. Bu kazadan sonra maddesel hırslarım bitti. Dünya'nın en güzel evine sahip olsanız da yanınızda sevdiğiniz insan yoksa mutlu olamıyorsunuz. Hayatı minimize yaşamayı öğrendim. Hayata bakış açım değişti. A.Ç: Gazetenizde ki köşenizin adı her zaman dikkatimi çekti 'Klozet'. Gerçekten merak ediyorum nereden geliyor bu 'Klozet' ? C.U: Bir Türk atasözü vardır. İnsanın aklına... ( gülüyor) İnsanlar lavaboda hayati kararlar verebiliyorlar. Bunu herkes yapıyordur. Eski alaturka wc’lerde kısa vadeli planlar yapılıyordu. Ama şimdi bu klozetler var ve dakikalarca oturup uzun vadeli planlar yapabiliyorsunuz. Bacaklarımız ağrımıyor. İnsan rahatça kendisini dinleyebiliyor. Cem Ulucan herkesin yaptığı şeyi mi yapmalıydı? Bence farkı olmalıydı. Alışılagelmiş isim koymak istemedim köşeme. A.Ç: Sporla aranız nasıl? C.U: Benim sporcu bir geçmişim var. Ortaokul'dan lise sona kadar 3 bin ve 5 bin metre koştum. Aliağa lisesindeyken Maltepe askeri lisesi öğrencileriyle yarışırdım. Ama onlara karşı hep 2. olurdum (gülüyor ) Atletizmle de uğraştım. Belki profesyonel atletizicimci olamadım ama baya bir uğraştım diyebilirim. Aynı zaman da futbol da oynamışlığım var. Şimdi ise halı sahalarda oynuyoruz arkadaşlarla. Futbolu izlemekten çok oynamayı seviyorum. Konuşmamız esnasında dikkatimi çeken diğer ana başlıklar:- Narsistim, kendimi seviyorum- Türk töresine inanan ve Türkçü bir adamım- En büyük hedefim iyi bir insan olabilmek- Gazete sahibi olmayan Türkiye'deki tek cemiyet başkanıyım- Hiç kimseden maddi beklentimiz yok. Manevi beklentimiz var. O da kişisel değil cemiyet olarak- Bir gazetecinin olmazsa olmazı 'Aklı'dır Soru cevap:Eskişehir mi, Aydın mı?: AydınYerel basının en büyük sorunu: ÖzgürlükTuttuğunuz takım: FenerbahçeEn sevdiğiniz futbolcu: Alex de SouzaEn sevdiğiniz spor dalı: Voleybol Ahmet Çelik

...

Diğer Haberler